Koleksiyonumun video ve resimlerini önce Bethesda Avrupa'ya, ardından da John Carmack'e yolladım. Bethesda'dan Alistair Hatch'ın yorumu "İnanılmaz" olarak belirdi ekranımda. Bir süre sonra Carmack'den gelen mailde ise Carmack, "Bu mükemmel bir koleksiyon" diyordu. Yerli ve yabancı bazı sitelerde de koleksiyonumla ilgili haberler ve uzun uzadıya yazılan yorumlar gördüm, hâlen daha görmekteyim ve bunların çok büyük bir kısmı olumlu yönde.
Eh bu kadar yüz bulmuşken, koleksiyonum için değerli 1-2 parça daha elde edebilirdim. İmzalı Doom oyunları gibi mesela... John Carmack, eğer Dallas'ta yaşıyorsam, benim için bir şeyler yapabileceğini söylüyordu, ama ben İstanbul'da olunca iş biraz değişti, benim yerime id Software ofisine Doom 2 ve Doom 3 oyunlarım gitti. Yaklaşık 1 aylık bir bekleyişin ardından da Carmack tarafından imzalanarak Kadıköy'deki Merlin ofisine ulaşmış bulunuyorlar. Ben ise, önümüzdeki pazartesi günü onları almak ve arkadaşlarımla buluşmak için orada olacağım.
Dağıtım iznimde başlayan "koleksiyon videosu" maceram, askerliğim boyunca telefon ve Internet aracılığıyla devam etti. Bu süreç boyunca bayağı kontör kartı bitirdiğimi söyleyebilirim. Hem arkadaşlarıma, hem kardeşime telefonda "Bak, acaba ne mail gelmiş... Dur cevap olarak şunu yazalım..." gibi cümleleri o kadar çok kurdum ki, aynı performansı nadiren uğradığım Internet durağında da parmaklarımla sergiledim. Şimdi daha fazlası için sivil hayatta uğraş vermeye devam :)) DOOM ROCKS!!!
Koleksiyon videosu:
Koleksiyonum hakkında yapılan bazı yorumlar:
John Carmack: “That is a great collection!” (Bu mükemmel bir koleksiyon).
Bethesda European PR Manager Alistair Hatch: “Amazing!” (İnanılmaz!).
Facebook.com/id Software: “We salute Mahmut Saral” (Mahmut Saral’ı selamlıyoruz).
Twitter.com/id Software: “We challenge anyone to share a better collection of DOOM items” (Daha iyi bir Doom koleksiyonu olanları paylaşmaya davet ediyoruz).
N4G.com: "Do you like DOOM? Well not as much as this guy. Yeah, this guy is DooMed” (Doom'u seviyor musunuz? Bu adam kadar değildir).
Bethblog.com: "It’s a collection that would even make John Carmack envious… unless he’s actually got John stashed in somewhere in there” (John Carmack'ı bile kıskandıracak bir koleksiyon... Tabii bu arkadaş John'u da bir yerlere sıkıştırmadıysa...).
Kotaku.com: “Is this the most dedicated Doom fan in the world?” (Dünyadaki en özel Doom hayranı mı?).
Ripten.com: "I’m waiting for Carmack to jump out of this guy’s closet” (Bu adamın dolabının içinden Carmack çıkarsa diye bekliyorum).
Fotoğraflar için link: http://www.flickr.com/photos/doomcollector/
Mahmut...
O günü unutamam. Arkadaşım Samet, içinde arcade salonlarındaki oyunların bulunduğu bir oyun CD'si almış ve beraber oynamak için beni de çağırmıştı. Ayrıca içinde Half-Life'a benzer bir oyunun olduğundan da söz etmişti. O sıralar Half-life'dan haberdardık, ancak o bizim için arcade oyunları kadar önemli değildi (o anlık). Elden göstermeli olarak tabir ettiğimiz bu türde bana gösterdiği oyun, Doom II: Hell on Earth'dü. Diğer yapımlar ne kadar çekici olsa da Doom, bende farklı bir his yaratmıştı.
